Süt inekçiliği bugün dünyada en çok yapılan hayvancılık koludur. Gelişmiş ülkelerde üretim entansif işletmelerde gerçekleştirilir. Süt sığırcılığında öncelikle dikkat edilmesi gereken hususlar ahırlarının yerinin belirlenmesi ve planlı olması önemlidir. Açık veya kapalı ahır sisteminde yemliklerin üstü sundurma ile kapalı olarak yapılmalıdır. Hayvancılığa süt ve döl verimi yüksek, kondisyonu iyi, sağlıklı ve ırk özelliklerini gösteren hayvanı alarak başlamalıdır.
İneklerde süt verimine etki eden faktörler:
1) IRK: Hayvanın ırkı süt kalitesini etkileyen birinci unsurdur. Ülkemizde en fazla bulunan kültür ırkları süt verim kalitesine göre sıralanırsa;
a) Holstein(Siyah-Alaca)
b) Montofon(Esmer)
c) Jersey
d) Simental
Bunların yanında ülkemizde bulunan yerli ırklarımızdan Güney Anadolu Kırmızısı, Boz Step ve Yerli Kara’ da süt sığırcılığında önemli bir yeri vardır.
1.a- Holstein(Siyah-Alaca): İneklerin canlı ağırlıkları 500–600 kg, boğaların canlı ağırlığı 1000 kg bulur. İneklerin süt verimi yıllık ortalama 4000-8000kg, sütte ki yağ oranı %3-4’tür. Yaklaşık günde 1 kg canlı ağırlık artışı gösterirler. Doğum ağırlığı ortalama 38–42 kg’dır.
1.b- Montofon (Esmer): Süt ve et verim yönlü kabul edilir. İnekler 600–700 kg, boğalar 1000–1200 kg gelir. Esmer ırkın yıllık süt verimi 4000–5000 kg, sütte ki yağ oranı %4’tür. Genç hayvanların günlük canlı ağırlık artışları ortalama 1000–1250 gr’dır. Doğum ağırlıkları 40–43 kg’dır.
1.c- Jersey: Küçük yapılıdır ve sütçüdür. İnekler 400–500 kg, boğalar 600–700 kg gelir. Buzağı doğum ağırlığı 25–28 kg’dır. Jersey ırkının yıllık süt verimi 3000–4500 kg, sütte ki yağ oranı%4–7 ile en yüksek ırktır. Bu hayvanların sütünün rengi fark edilir derecede sarı renklidir.
1.d- Simental: Ergin canlı ağırlığı ortalama 750 kg’dır. Yıllık ortalama süt verimleri 4000–5000 kg, sütte ki yağ oranı %4’tür. Güç doğum oranı yüksektir. Holstein ırkı ile rekabet edebilecek seviyeye ulaşamadıklarından sayıları giderek azalmıştır.
1.e- Güney Anadolu Kırmızısı: Yerli ırktır. Süt verimi diğer yerli ırklara göre yüksektir. İneklerin canlı ağırlığı 350–450 kg kadardır. Süt verimleri 2000-3000kg, sütte ki yağ oranı % 4’tür.
1.f- Boz Step: Yerli ırktır. Trakya bölgesinde yaygındır. Canlı ağırlıkları 240-425 kg’dır. Süt verimleri 1000–2000 kg ve süt yağ oranı %4’tür.
1,g- Yerli Kara: En fazla yetiştirilen yerli ırkımızdır. Yıllık süt verimi 400-1100 kg’dır. Canlı ağırlıkları 250-350 kg, sütte ki yağ oranı % 4-5’tir.
2- Yaş: Bir ineğin süt verdiği döneme “Laktasyon" denir. Laktasyon sayılarının ilerlemesine paralel olarak, ineklerin süt verimlerinde artış olur. İlk laktasyonda düşük olan süt verimi her geçen yıl çoğalır. Bu durum erginlik yaşına kadar yani 6-8 yaşına kadar sürer. İnek 8-9 yaşına geldiğinde süt verimi azalmaya başlar.
3-Canlı Ağırlık: İri yapılı süt inekleri daha fazla süt verir. Erken yaşta tohumlanan (döllendirilen) düvelerin canlı ağırlıkları düşük olur. Bu nedenle ilkine tohumlama erken yaşta yapılmamalıdır.
4- Gebelik ve Kızgınlık: Gebe ineklerin süt veriminde zamanla azalma olur. Gebeliğin 5. ayından kuruya kadar olan dönemde süt verimi azalır. Kızgınlık anında süt veriminde bir miktar azalma olur, sonra çoğalır. Süt verimindeki bu azalma sütteki yağın artmasına neden olur.
5- Buzağılama Mevsimi: Çayır ve merada otlayan hayvanlar ilkbaharda doğum yaparsa beslenmeleri iyi olur ve sütü de fazla olur.
6- Çevre Sıcaklığı: Sıcak havalarda hayvan yem yiyemez ve bu nedenle süt verimi düşük olur. Sıcak havalarda yemleme sayısı arttırılmalıdır. Yemleme günün serin saatlerinde yapılmalıdır. Sıcak havalarda rasyon değişikliği yapılabilir. Kesif yem azaltılmalı, kaba yem arttırılmalıdır. İnekler için çevre sıcaklığı +5’C ile +25’C normaldir. Sıcak havalarda ter ve idrardan mineral madde kaybı artar.
7- Besleme: Süt ırkı ineklerden istenilen miktarda süt alınabilmesi için hayvanların yeterli ve dengeli bir biçimde beslenmesi gerekir. Hayvanın ırkı ne kadar iyi olursa olsun yeterli ve dengeli bir şekilde beslenmez ise, süt verimi düşük olur. İnekler için su da çok önemlidir. Hayvanların istedikleri an su içebilecekleri şekilde önlerinde su bulunması sağlanmalı, suyun temiz olmasına ve çok soğuk olmamasına dikkat edilmelidir.
8- Hastalıklar: Bütün hastalıklar süt verimini azaltır. Bilhassa meme hastalıkları mastitis ve sindirim sistemi hastalıkları önemlidir.
9- Kuruda Kalma Süresi: Kuru dönemde hayvanın memesi dinlenir, vücudu dinlenir. Kuru dönemde yavru daha iyi gelişir. 305 gün sağılan inekler, 60 gün kuruya çıkarılır. 10 ay sağıldıktan sonra 2 ay kuruda bırakılan ineklerin süt verimi daha fazla olur.
SÜT İNEKLERİNDE BESLENME
İnekler ırkı, ferdi kabiliyet, bakım ve besleme şekillerine göre değişen miktarlarda süt veririler. Değişik düzeylerde süt veren inekler verilecek yemlerdeki protein, enerji ve mineral madde miktarları da değişik oranlarda olur ve verilen yem miktarları da farklıdır.
Süt ineklerinin günlük yemleri sabah akşam olmak üzere günde iki defa verilmelidir. Hayvanların yemlenmesi hergün aynı saatlerde yapılmalı ve bu saatlerin değiştirilmemesine özen gösterilmelidir. Bir ineğin bir günde tüketeceği kaba ve karma yemlerdeki toplam kuru madde miktarı hayvanın canlı ağırlığının %2–3 ü kadar olmalıdır. Örneğin; 500 kg canlı ağırlı olan bir ineğe günde 10-15 kg kuru madde içeren kaba ve kesif yem verilmelidir.
İneklerde laktasyon dönemi; ineklerin buzağılamadan hemen sonra başlayıp yeniden doğuracağı zamana kadar olan süreyi kapsar. Laktasyon süresi ineklerde ortalama 305 gün olarak kabul edilmektedir. Laktasyon döneminde beslenmeye özen gösterilmelidir.
Laktasyon dönemi ineklerde;
0-70 gün arası; sağmal ineklerde bu dönem süt veriminin pik yaptığı dönemdir. Süt üretimi bu dönemde hızlı bir şekilde artış gösterir. Doğumdan hemen sonra olan bu dönemde hayvanın sık aralıklarla beslenmesi süt verimi açısından önemlidir. Bu dönemde inek canlı ağırlığının %2 si kadar kuru madde tüketmesi gerekir. Örneğin 500 kg canlı ağırlığı olan bir ineğe günde 10-15 kg kuru madde içeren kaba ve kesif yem verilmelidir. Alması gereken kuru madde oranının düşük olması hayvanda vücut kondisyonunun düşmesine ve ineğin vücudunda yetersiz enerji dengesinin oluşmasına neden olur. Süt sığırı, süt verimi için gereksinim duyduğu enerjiyi dışarıdan karşılayamadığı zaman vücudunda depo ettiği yağları parçalamaya başlar. Bu da hayvanın vücut kondisyon puanının düşmesine neden olur. Zayıf bir kondisyonla bir sonraki laktasyon dönemine başlayan inekte yeterli enerjiyi sağlayamadığı için hayvan vücut proteinleri parçalanır. Bu da başta ketosiz olmak üzere vücut metabolik hastalıklarının oluşmasına neden olur.
70–140 gün arası: Bu günler arasında pik seviyeye ulaşmış süt verimi azalmaya başlar. Pik dönemde ineğin kuru madde ihtiyacı en üst düzeyde karşılandığından ineğin alması gereken besin madde ihtiyacı kolaylıkla karşılanacaktır. Yanlış veya düzensiz yapılan besleme sürüde zayıf ineklerin artmasına, süt verimlerinin düşmesine neden olur.
140–305 gün arası: Bu periyot laktasyonun son kısmıdır. İneklerde süt veriminde ki azalma giderek artış gösterir. Bu hayvanlarda yem kısıtlaması yapılmaması hayvanlar da yağlanmaya neden olur. Kuruya çıkacak olan hayvanda yağlanma olması pek istenen bir durum değildir. Yağlanma kuru dönemde inekte iştahsızlığa, bağışıklık sisteminin bozulmasına neden olacaktır. Bu dönemde hayvanı kuru döneme hazırlamak gerekir. Günlük canlı ağırlık artışı 15 litrenin altına düşmesi istenir. Kuru döneme girecek olan ineğin sağım aralığının arası açılarak kuru döneme hazırlanır. Sağım 2 günde bir yapılarak ineğin meme dokusunun kuruya hazırlanmasına yardımcı olunur.
Kuru Dönemde Besleme
Sığırlarda kuruda kalma süresi 45–60 gün arasıdır. Kuru dönemde yapılacak besleme, hayvanın doğumdan sonra ortaya çıkabilecek hastalıkların en aza indirilmesinde önemli rolü vardır. Kuru dönemde kaba yem %75, karma yem %25 verilmelidir. Kuru dönemde ineğe verilen yemin enerji - protein dengesi iyi ayarlanmalıdır. Aşırı besleme yağlanmaya sebep olurken hayvanlar da bu durum döl tutmama sorunlarını ortaya çıkarır. Kuruda olan bir ineğe bu dönemde daha çok yüksek kaliteli kaba yem verilmeli kesif yemin miktarı düşürülmelidir.
Doğuma iki ay kala sağımdan kesilmesi faydalıdır.
Çünkü ;
1)10 ay sürekli sağılan hayvan yorulmuştur. Süt yapan organların dinlenmesi gerekir.
2) İnek yediği gıdayı süt verimi yerine karnındaki yavrunun gelişmesine kullanmış olur.
3)Sürekli sağım nedeniyle kaybettiği mineral maddeler vücudunda tekrar biriktirmek için zaman verilmiş olur.
4) Uzun süren sağım nedeniyle vücut yapısı bozulmuştur. Dinlenme döneminde vücut yapısı düzelerek normal doğum yapmaya imkan verir.
5) Kuru dönem geçiren ineklerin, sonraki sağım döneminde daha çok süt verdikleri görülmektedir.
6) Gebeliğin 7. ayından itibaren (kuru dönemde) günde 8–10 kilo süt veriyormuş gibi yemlenmesine özen gösterilmelidir.
7) Gebeliğin son döneminde aşırı kaba yem verilmemelidir.